|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Moderatör Mesaj Sayısı : 4642
Nerden : Akçay
Yaş : 45
Kayıt tarihi : 22/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Cuma 21 Ocak - 23:38 | |
| Bebekken bizdeki semaveri çamaşır makinası sanırdım De adı neden Sema Ver olmuş anlamıyorum. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| |
| |
Moderatör Mesaj Sayısı : 4642
Nerden : Akçay
Yaş : 45
Kayıt tarihi : 22/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Cuma 21 Ocak - 23:40 | |
| Rusya da Sema nın adı ne oluyorki? |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| |
| |
Moderatör Mesaj Sayısı : 5163
Nerden : Kayseri
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 24/04/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) C.tesi 22 Ocak - 6:21 | |
| |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Paz 23 Ocak - 7:50 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Termodinamik Bilim Dalı Nedir? Neyi İnceler?Enerji ve enerji dönüşümlerini, entropiyi ve burada maddenin fizikî özellikleri arasındaki bağıntıları inceleyen bir ilim. Termodinamik fiziğin bir koludur. Diğer ilimlerde olduğu gibi, termodinamik de esas olarak önce gözleme, deneye dayanır. Sonra elde edilen neticelerden termodinamiğin kânunları formüle edilir. Bu kânunlar, termodinamiğin sıfırıncı, birinci, ikinci ve üçüncü kânunlarıdır. Sıfırıncı kânun ısıl denge ve sıcaklıkla, birinci kânun enerjiyle, ikinci kânun entropiyle ve üçüncü kânun mutlâk entropiyle ilgilidir. Mühendislik problemlerinin çözümünde en çok termodinamiğin birinci kânunu ve ikinci kânunu kullanılır. Termodinamiğin ikinci kânununun iki ifâdesi vardır: Kelwin Planck ifâdesi: Bir ısı kaynağından ısı çekerek bu ısının tamâmını işe çeviren bir ısı makinası yapmak mümkün değildir. Clausius ifâdesi: Düşük sıcaklıktaki bir ortamdan yüksek sıcaklıktaki bir ortama ısı nakli ancak dışarıdan bir enerji vermek sûretiyle mümkün olur (buzdolaplarında olduğu gibi). Termodinamiğin ikinci kânununun önemli konularından biri de entropidir. Kâinattaki bütün olaylarda entropi (değişiklik) artışı vardır. Bu sebeple kâinatın entropisi hızla artmaktadır. Nihâyet kâinatın entropisi maksimum noktaya gelecektir. Maksimum olması demek, daha fazla artmaz demektir. Bu da entropi artışını meydana getiren kâinattaki olayların durması demektir. Kâinattaki olayların durması, bitmesi demekse kıyâmetin kopması demektir. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Paz 23 Ocak - 22:56 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)Biberden Ağzımız Yandığında Su İçmek Neden İşe Yaramaz?Yağ ve su kesinlikle birbirlerine karışmaz. Biberlerin yakıcılık veren maddesi yağlı olduğu için, ne kadar su içerseniz için onunla birleşmez. En iyi metot ekmek yemektir. Ekmek bu yağı emer ver mideye taşır. Bir diğer etkili yol da süt içmektir. Sütün içinde ki kazein maddesi bir deterjan görevini üstlenir ve biberin yağıyla karışarak ağızı temizler. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Salı 25 Ocak - 15:35 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)SüpernovaSüpernova, enerjisi biten Büyük Yıldızların şiddetle patlaması durumuna verilen addır. Bir süpernovanın parlaklığı Güneş'in parlaklığının yüz milyon katına varabilir. Başlangıçta yapısı, iyonize madde olan plazma şeklindeki bir süpernovanın parlaklığını yitirmesi haftalar ya da aylar sürebilir. Bu süre zarfında yaydığı enerji, güneşin 10 milyar yılda yayacağı enerjiden daha fazladır. Bu patlamalar, maddenin evrende bir noktadan başka noktalara taşınması işine yarar. Patlama sonucunda dağılan yıldız artıklarının, evrenin başka köşelerinde birikerek yeniden yıldızlar ya da yıldız sistemleri oluşturduğu varsayılmaktadır. Bu varsayıma göre, Güneş, Güneş Sistemi içindeki gezegenler ve bu arada elbette bizim Dünyamız da, çok eski zamanlarda gerçekleşmiş bir süpernova patlamasının sonucunda ortaya çıkmıştır. Bir süpernova patlamasının artıklarından oluşan Yengeç Bulutsusu. |
|
| |
Moderatör Mesaj Sayısı : 685
Nerden : izmir
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 13/05/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Salı 25 Ocak - 16:01 | |
| |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Cuma 28 Ocak - 22:20 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Kürar Nedir? Etkileri Nelerdir?Kürar Amazon bölgesi ve Guyana dolayı yerlilerinin eskiden beri ok zehiri olarak kullandıkları çizgili kasları felç eden bitkisel kaynaklı bir karışım. Kürar, Avrupa’ya on altıncı yüzyılda girmiştir. On dokuzuncu yüzyıl ortalarında Claude Bernard tarafından kurbağalar üzerinde ilmi olarak denenmiş ve direk kası etkilemediği, sadece sinir uyarılarının sinirkas kavşağında kasa geçmesini önlediği anlaşılmıştır. Kısmen saflaştırılmış kürar, yakın zamana kadar kliniklerde kullanılırdı. Bugün ise adi kürar yerine D-Tübokürarin kullanılır. Damar yoluyla verildiğinde tesiri hemen başlar ve çizgili kaslarda öncelikle göz, orta kulak, yüz, çene, yutak kasları ve parmak kasları olmak üzere güçsüzlük veya gevşek bir felç meydana gelir. İlaç düşük dozda verildiğinde felç bu kaslarda sınırlı kalır. Yüksek dozlarda ise solunum kasları da etkilenir ve solunum durur. İlaç, sadece sun’i solunum imkanlarının bulunduğu şartlarda özelikle ameliyatlarda tam kas gevşemesi gerektiren hallerde kullanılır. |
|
| |
Moderatör Mesaj Sayısı : 685
Nerden : izmir
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 13/05/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Cuma 28 Ocak - 23:26 | |
| Sakat bişeymiş buu felç eder adamı valla |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) C.tesi 29 Ocak - 21:10 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Triumvirlik ve Antik Roma'da TriumvirlikTriumvirlik, (Latince, "tres viri", "üç adamdan oluşan") Roma Cumhuriyeti’nin ilanının ilk yıllarından itibaren devletin yönetim ve idare mekanizmalarının bir parçası olarak oluşturulmuş, gerekliliği mevcut devlet idaresi tarafından öngörüldükten sonra farklı yetkilerle donatılmış, üç memurun bu birimlere atanmasıyla oluşturulmuş teşkilatlanma. Antik Roma'da Triumvirlik Günümüz devlet bakanlıklarına benzeyen bu idari birimler, Roma Cumhuriyeti'nde devlet adına sikke basma ile görevlendirilmiş darphaneden sorumlu olanlar ile, tanrılar adına düzenlenecek şölen ve adak merasimlerinin düzenlenmesinden veya devletin mali işlerinden sorumlu olanlar gibi bir çok alanda devletin emir kuvveti altında görev yapan idari mekanizmalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlar doğrudan hükümet kontrolünde görev yapan teşkilatlanmalardı. Resmi memurların üçlü gruplar halinde atanmasıyla oluşturulmuş bu birimler bazen bir organın yönetimini üstlenen bazen de kendisinden daha yüksek bir kurumun danışma mercii veya görevlere yardımcı olma vazifesini üstlenmişti. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Cuma 4 Şub. - 21:54 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Yüzerken Terler Miyiz?Terlememiz için sadece bulunduğumuz ortamın sıcak olması gerekmez. Çok fazla hareket ettiğimizde de terleriz. Bunun sebebi de, kaslarımızın kasılması sırasında gerçekleşen tepkimelerin ısı açığa çıkarmasıdır. Kendi ısımız yüzünden vücut sıcaklığımız artabilir. Bunun sonucunda da vücudun gereken sıcaklıkta kalması için yine terleme gerçekleşir. Peki, yüzerken terler miyiz? Yüzerken oldukça fazla hareket ettiğimizden kaslarımızda ısı açığa çıkar. Bu durumda terleyip terleyemeceğimiz, yüzdüğümüz suyun sıcaklığına bağlı olabilir. Eğer su bizi serinletmeye yetecek soğukluktaysa terlemeyiz. Ancak çok sıcak bir günde, su yeteri kadar serin olsa bile uzun ve yorucu bir yüzme esnasında terlememiz mümkündür. Böyle bir durumda suyla sürekli temas halinde olduğumuz için terlediğimizi fark etmeyebiliriz. |
|
| |
Moderatör Mesaj Sayısı : 685
Nerden : izmir
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 13/05/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Cuma 4 Şub. - 22:30 | |
| evet kesinlikle terleriz ben bunu yüzerken hissediyorum ama havuzda ) |
|
| |
Moderatör Mesaj Sayısı : 5163
Nerden : Kayseri
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 24/04/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Ptsi 7 Şub. - 12:21 | |
| Bu bilgiyi daha önce yayınladınmı sanki, benmi yanlış hatırlıyorum yoksa. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| |
| |
Titanium Mesaj Sayısı : 1091
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 31/10/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Ptsi 7 Şub. - 19:31 | |
| köşen çok güzel kardeşim takip ediyorum devamlı ama...yorum yapamıyorum çünkü artık ögrenmekten yoruldum.............. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Ptsi 7 Şub. - 19:40 | |
| |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Ptsi 7 Şub. - 19:45 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =) Origami ve ÇeşitleriOrigami, (折り紙 origami) Japonca "ori" (katlamak) ve "kami" (kâğıt) sözcüklerinin birleşiminden meydana gelmiş olup kâğıt katlama sanatına verilen addır. İsmi Japonca olsada Çin kaynaklı bir sanat olduğunu iddaa eden kaynaklarda vardır [1] Genellikle kare kâğıt parçalarını kesmeden ve yapıştırıcı kullanmadan, sadece katlayarak, çeşitli canlı ve cansız figürler oluşturarak yapılmakla birlikte, dikdörtgen kâğıtlardan, hatta kâğıt paralardan yapılan modeller de oldukça fazladır. Kesme işleminin de kullanıldığı türe Krigami denir. Origami klasik origami ve parçalı origami olmak üzere iki çeşittir. Klasik origami genellikle tek parça kâğıttan yapılır. Çok fazla olmasa da iki veya üç parçanın kullanıldığı klasik origamiyle çeşitli hayvan veya eşya figürleri yapılır. Modüler origami olarak da adlandırılan parçalı origami birbirinin benzeri parçaların birleştirilmesiyle oluşturulur ve hayvan veya eşya gibi somutfigürlerden çok, üç boyutlu geometrik figürler yapılmasında kullanılır. Parça sayısında bir sınır olmayan parçalı origami tak-çıkar oyuncaklarına benzer ve aynı parçalar kullanılarak birçok değişik figür üretilebilir. Origamide genel olarak kare şeklinde kâğıt kullanılsa da kâğıdın şeklinde bir sınırlama yoktur. Günümüzde origaminin birçok değişik türleri ortaya çıkmıştır. Mimari origami, pop-up origami, kirigami (kâğıt kesme sanatı) bunlara örnek verilebilir. Modern origami olarak da adlandırılan bu tür origami türlerinde yapıştırma ve kesme serbest bırakılmıştır.Origami'yi kirigamiden ayıran özelliği kirigaminin simetrik origaminin ise şekil yapma biçimlendirme sanatı olmasıdır. origami dünyaca ünlü bir sanattır.origaminin birçok kullanım alanı vardır. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Salı 8 Şub. - 22:21 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Takeometre Nedir? Ne İşe Yarar?Takeometre (Fransızca: tachéomètre), bir arazinin yüz ölçümünü bulup planını yapmaya yarayan, dakika hassasiyetinde, yatay veya dikey açı ölçümleri yapan ölçü aleti. Yapım ve çalışma açısından iki gurupta toplanabilir. Bunlardan birincisi, bir elektro-optik uzaklık ölçer ve bir optik mekanik teodolit ve bir hesaplayıcının uygun biçimde bir araya getirilmesinden oluşan “ Yarı Elektronik Takeometre” lerdir. İkincisi ise mikrobilgisayarın denetiminde, bir elektro-optik uzaklık ölçer ve elektronik teodolitten oluşan sistemdir. Bunlar ise “Elektronik Takeometre” olarak adlandırılır. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Çarş. 9 Şub. - 22:10 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Şehrengiz Nedir? İlk Kim Yazmıştır?Şehrengiz, Divan edebiyatında bir şehri ve o şehrin güzellerini anlatan eserlerdir. Daha çok klasik mesnevî tarzında kaleme alınan bu yapıtlarda tevhid, münacaat, na't gibi Allah'ı, O'nun birliğini ve Hz. Muhammed'i anlatan kısımlara rastlanmaz. Bu eserlerin başında şehirle ilgili çok umumi bilgiler verilir ve şehre övgü düzülür. Bazen bahar ve tabiat tasvirleri yapıldıktan sonra, bir şehirdeki güzellerin bir veya iki beyitlik tanımları verilir. Bu güzeller güzellikleriyle şehri birbirine kattıklarından eserlere 'Şehr-engiz', yani Şehir Karıştıran denilmiştir. Divan edebiyatında ilk şehrengizi yazan Priştineli Mesihi’ ' dir. 16. yüzyılın başında başlayan ve kısa zamanda çok yayılan şehrengiz geleneği on sekizinci yüzyılda sona ermiştir. Günümüzdeki şehrengizlere örnek olarak Mustafa Armağan'ın yazdığı Bursa Şehrengizi örnek gösterilebilir. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Salı 15 Şub. - 21:44 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =) Agora Nedir? Ne Amaçla Kullanılmıştır? Ve Örnek Agoralar Eski Yunan sitelerinde, önceleri toplantı yeri, sonraları dini, siyasi ve ticari merkez olarak kullanılan meydan. İlk agoralar şekil olarak son derece basit olup, bir kürsü ve oturma yerleri bulunan mekanlar coşkulu konuşmalara sahne olmaktaydı. Dini içerikli şenlikler ve tiyatro gösterileri de ilk zamanlar agorada düzenleniyordu. Zamanla dört tarafı kapalı hale getirilen agoraların orta yerleri, seyyar satıcıların portatif tezgahlarını kurabilecekleri şekilde düzenlenmişti. Dini bakımdan çok saygı duyulan bir yer olan agora, bulunduğu şehrin de siyasi merkezi idi. Buraya girmek için insanın temiz ve suçsuz olması gerekiyordu. Drakon kanunlarına göre, buralara katiller giremezdi. Zamanla dini toplantılar agoradan kaldırıldı. Adli sahada ise, agora, site halkının bir sembolü idi. Halk, mahkemelerdeki oturumları buradan takib edebiliyordu. Örnek; Minos kentlerinde bulunan tiyatroya benzeyen alanlar da agoranın öncülleri olabilirler. Anadolu’da Pergamon (Bergama) ve Nysa agoraları Helenistik, Aizanoi, Asos, Ephesos (Efes) agoraları Roma döneminden kalmadır. Lübnan'da antik Sur kentinde bulunan Roma agorası |
|
| |
Titanium Mesaj Sayısı : 1091
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 31/10/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Salı 15 Şub. - 21:46 | |
| vala ben agora meyhanesini biliyom aga...kör agop vardı acayip kafa bulurduk bide timur selcuğun şarkısı ile izmirdeki harabe.. |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Salı 15 Şub. - 21:50 | |
| |
|
| |
Yönetim Mesaj Sayısı : 9260
Nerden : istanbul
Kayıt tarihi : 18/02/10
| Konu: Geri: Hergün 1 Yeni bilgi :) Çarş. 23 Şub. - 15:36 | |
| Hergün 1 Yeni Bilgi =)
Dünyanın İlk Metrosu?Londra metrosu, dünyanın en eski metrosudur. 1863 yılında Metropolitan Railway ismiyle açılmıştır. Burası açıldıktan sonra Madrid ve New York'ta da benzer metrolar yapıldı. Londra metrosuna Tube'de denilmektedir. Toplamda 274 istasyon bulunmaktadır. Metroda sigara içmek yasaklanmıştır. |
|
| |
|